Değişen Zamanda Yeni İşgücü

Değişen Zamanda Yeni İşgücü

Geleneksel iş liderini günümüzde nitelendirirken hesaba Y kuşağını halen katmadığımızı görüyorum. Ancak 2025 yılına gelindiğinde, işgücünün %75’i bu kuşaktan olacak.

Bu kuşak küresel olarak birimlerde yalnızca bireysel katılımcısı değil aynı zamanda liderlik rollerinin çoğunu da işgal edeceği anlamına gelir. İşyeri kültürlerini ve insanların yaşamlarını etkileyen önemli kararlar almaktan sorumlu olacaklar.

Yapılan Gallup çalışmasında ise bu kuşak ve önceki kuşaklar arasında temel 3 fark olarak “birbirine bağlı, sınırsız ve idealist” şeklinde ortaya çıkmış.

Bağlılar, çünkü internete anında erişimle büyüdüler. Önceki nesillere göre daha geniş bir çeşitlilik ve katılım tanımı sağlayan geniş bir perspektif, yaşam biçimi ve seçenek yelpazesinin farkındalar.

Sınırsızlar, çünkü rahatsız edici konuşmalarda rahatlar. İşyerinde çeşitlilik ve önyargı gibi hassas konuları tartışmak isteyen önceki nesillerden daha rahatlar.

İdealistler, çünkü herkesin sesini duyduğu ve değer verdiği bir dünyayı ve işyerini düşünürler. Farklı bakış açıları, fikirleri arayarak, dinleyerek ve aktif olarak bu idealliği gerçekleştirmeye çalışırlar.

Bu üç özellik, gelecek nesil liderlerin nasıl liderlik edeceğini ve modern işyerinde nasıl farklı ve kapsayıcı bir alan yaratacağını etkiler.

Gittikçe daha fazla şirket inkar edilemez şekilde niteliklere sahip bir ortam yaratmaya ve desteklemeye çalışıyor. Çalışanların yargılanma korkusu olmadan otantik benlikleri olabileceği bir iş yeri artık konuşulmaktan ziyade hayata geçiriliyor. Farklı fikirlere ve bakış açılarına sahip bireylerin hepsinin katılabileceği bir işyeri düşüncesi her geçen gün değer kazanıyor.

Önceki kuşak, liderleri bu tür özgürlük, özgünlük ve kabulün işyerinde düzeni ve üretkenliği tahrip edeceğinden korkabilir. Ancak bu kuşağın liderleri, bu niteliklere sahip iş yerlerinden yenilik, verimlilik, katılım beklentisindeler.

Bu kuşak yeni dünyaya neler getirebilir ? 

  • İşyerinde ve kamusal alanda taciz ve ayrımcılığa, sosyal eşitsizliklere karşı artan bir duyarlılığa ve herkes için fırsatları geliştirme konusundaki tutkunun artmasına yol açabilirler. Gerekli bilgilerle donatılarak çeşitlilik ve katılım konusundaki anlamlı, üretken ve olgusal bir şekilde katkıda bulunabilir ve ilerletebilirler.
  • Dünyadaki değişimi zorlamak istiyorlar. Sadece bir cevap olarak “her zaman olduğu gibi” söylemini kabul etmiyorlar. İşyerinde bu kuşak daha çok ses, fikir duymak ister ve kapsayıcı bir ortam yaratarak daha açık ve şeffaf konuşmaları kolaylaştırmak isterler.  Bu sebeple ırk, cinsiyet, cinsel yönelim gibi hasır altına atılan konularda etkin çözümler geliştirebilirler.
  • Nerede çalışılacağına karar verirken, daha büyük bir şeyin parçası olma duygusuyla büyük olasılıkla motive olurlar. Amaçlı bir organizasyon istiyorlar. Bu kuşağın %21’i geçen yıl içinde işlerini değiştirdi. Çünkü potansiyel bir işveren ararken çeşitliliğin ve katılımın önemli kriterler olduğuna inanmaktadır. Bu sebeple bu konuda gelişim gösterecek değerler yaratacaklardır.
  • Endüstri 4.0’a çok hızla adapte olup buna göre olumlu anlamda işgücü piyasasını şekillendirebilirler.

Günümüzün çalışma dünyası, benzeri görülmemiş düzeyde bir işbirliğini gerektirmektedir. Bu kuşak sadece bunu tanımakla kalmayıp aynı zamanda ekipler halinde çalışmayı da tercih ediyorlar, çünkü işbirliği onların ideallerindeki çalışma ortamını gerçekleştirmesine yardımcı oluyor.

Yakın zamanda bu kuşak işyeri çeşitliliğini ve katılımlı bir yapıyı hayata geçirirken seyirci kalan kuşak olmak istemezsiniz.

Buralarda Paylaş

Yorum gönder

You May Have Missed